19 Ağustos 2012 Pazar

KÖPEĞİNİZLE GÜVEN İLİŞKİSİ KURMAK



Köpeğinizin bir kedinin peşinden koştuğunu ve yola fırladığını düşünün. Paniklediniz, korktunuz, ona seslendiniz ve yanınıza çağırdınız. Yanınıza gelir gelmez de onu azarladınız. Bu çoğu köpek sahibinin vereceği doğal bir tepkidir. Ona bir arabanın çarpması düşüncesi sizi korkutur ve o yanınıza gelir gelmez, sizi bu kadar korkuttuğu için azarlarsınız. Ancak köpeğinizin açısından bakıldığında, bu durum böyle görünmez. Köpeğiniz bir kediyi kovalamıştır ve bu çok eğlencelidir onun için. Ardından siz ona seslendiniz ve yanınıza geldiğinde azarladınız onu. Bu keyifsiz bir durumdur. Siz belki onu bir daha kedi kovalamaması için azarladınız. Bunu öğreneceğini düşündünüz ve sizi kızdırmamak için bir daha yapmayacağını.. Ama malesef ona kedi kovalamasının yanlış olduğunu değil, siz çağırdığınızda yanınıza gelmesinin keyifsiz birşey olduğunu öğrettiniz.

Bir köpeğin öğrenmesi gereken en önemli komut, çağırıldığında gelmesidir. Bu sebeple, köpeğinizi her çağırışınız onun için iyi birşey olmalı. Köpeğinizi azarlamak için yanınıza çağırmayın. Köpeğinize "hayır" derken adını kullanmayın. Adı ile seslenildiğinde ve "gel" diye çağırıldığında bunun hep iyi birşey için olduğunu bilmeli. Köpeğinizi yanınıza çağırdığınızda onu sevin ve onun hoşuna gitmeyecek hiçbirşey yapmayın. Örneğin, köpeğiniz banyo yapmaktan nefret ediyorsa, banyo vakti geldiğinde, onu yanınıza çağırmayın. Siz onun yanına gidin. Ya da bir ilaç içirmeniz gerektiğinde onu yanınıza çağırmayın, siz gidin yanına. Veya alternatif olarak; banyo için veya ilaç için onu çağırdıysanız, öncelikle ona bir kurabiye v.s. ödül verin. Çağırıldığında gelirse, hep iyi birşey için olduğunu bilmeli.

Ona ne olursa olsun iyi davranın. Kafasını okşayın ve sizin yanınızda güvende olduğunu hissettirin. Onu yanınıza çağırıp cezalandırırsanız, size olan güvenini baltalarsınız. Köpeğiniz kendi ayağıyla yanınıza gelip azarlandığını gördüğünde, yanınıza geldiği için cezalandırıldığını düşünür ve bir dahaki sefere çağırıldığında gelmemeyi seçebilir. Ayrıca çağırıldığında geleceğini bilmeniz, sizin de ona olan güveninizi pekiştirir. Bu sayede her ortamda beraber rahat olursunuz.

Her yanınıza gelişinde sevecen olmalısınız ona karşı. Ağzında parçaladığı yeni ayakkabılarınızla gelmiş dahi olsa.. :)) Ayakkabılarınız halini görüp, onu azarlar ve ona kötü davranırsanız, köpeğiniz yine bu sinirinizi ayakkabılarla ilişkilendirmez. En basit haliyle, yanınıza geldiği için böyle sinirlendiğinizi düşünür. Bunu istemeyiz.

Peki köpek sahibi olarak bu konuda ne yapmalıyız? İlk yapmamız gereken önlem almak. Parçalanmasını istemediğimiz ayakkabı v.s. eşyalarımızı, köpeğimizin ulaşamayacağı yerlere koyacağız. Ve diğer gerçekleşebilecek tüm olumsuz durumlar için önlemlerimizi almalıyız. Önlem almadıysak, parçalanan ayakkabıların sorumlusu köpeğimiz değil, bizizdir. Diğer yapmamız gereken ise doğru bir eğitimdir. Sevgiye ve pozitif yöntemlere dayalı bir eğitimle herşey yavaş yavaş yoluna girecektir. Örneğin, "otur" ya da "bekle" komutu, çamurlu patileriyle üstünüze atlamaya hazırlanan köpeğinizi durduracaktır.

Köpeğinizin yanına onu sevmek için gittiğinizi düşünün. Aniden sizi ısırdığını. Buna bir anlam veremezsiniz.. "Ne yaptım ki" "Neden sinirlenmiş olabilir aniden" diye kafanız karışır değil mi? Ve ona tam olarak güvenemezsiniz o dakikadan sonra. Çünkü anlamadınız sebebini, acaba tekrar yapar mı? Ne kadar kötü hissederdiniz kendinizi değil mi? İşte, her köpeğinizi hatası sonrası azarladığınızda, cezalandırdığınızda ona bu psikolojiyi yaşatıyorsunuz. Kafası karışıyor ve size güveni sarsılıyor..  

Köpeğiniz hayatınıza girdiği andan itibaren, ilişkinizi güven üzerine kurmaya başlayın..

Sevgiler..

1 yorum:

  1. Mrb bnm kopegim aldiktan 1 yil.sonra hic anlayamadigimiz sekilde bazen yanindan gecen insanlara saldirabiliyor.bide suan 2yasina girmek uzere cok seviyorum ama gezmek icin cikardigimda.ornegin kactigi zaman gel dedigimde gelmiyo ben onu yakalamak zorunda kaliyorum ne yapabilirim acaba

    YanıtlaSil