7 Aralık 2012 Cuma

KÖPEKLERDE HAMİLELİK



Köpeklerin hamilelik dönemi.. Doğum nasıl olur? Anne köpek nasıl davranır? Hamilelikte kediler ile köpekler arasındaki farklar nelerdir? Merak ettiğiniz soruların cevapları için tıklayın.

KÖPEKLERDE HAMİLELİK



KÖPEKLER NEDEN KUYRUK SALLARLAR?



Bu soruya genelde verilen bir cevap vardır. "Köpekler mutlu oldukları için kuyruk sallarlar". Bu yanlış bir cevaptır. Doğru cevabı ve kuyruk sallama davranışı hakkındaki tüm bilgileri öğrenmek istiyorsanız linke tıklayın.

KÖPEKLER NİÇİN KUYRUK SALLARLAR?




18 Eylül 2012 Salı

KÖPEKLERDE KAPI ZİLİ SORUNU



Kimi köpekler kapı çaldığında aşırı heyecanlanıp, havlama krizine girebilir. Bazı köpek sahipleri, köpeklerinin koruyucu tarafını görmekten hoşlansa da, bu havlama krizleri özellikle apartman hayatında sorun yaratabilmektedir. Köpeğinizin kapı zili çaldığında aşırı heyecanlanıp, havlamasını ve misafirin üzerine atlamasını engellemenin en kolay yolu, "Otur" ve "Bekle" komutlarını hatasız yapabilmesidir. Bu komutlar, bu tarz durumlar için hayat kurtarıcıdır. Kapı zili ve misafir karşılamayı normal bir hale getirmek için aşağıdaki egzersizi yapabilirsiniz.

1- Önce bir arkadaşınızla anlaşın.  Bu egzersiz sırasında size yardımcı olabilecek bir arkadaşınızla bir saat kararlaştırın. O saatte köpeğinize tasmasını takın. Egzersize tasma ile başlamalısınız. Özellikle çok heyecanlı köpeklerde tasma ve kayış işinizi kolaylaştıracak.

2- Arkadaşınız kararlaştırdığınız saate zili çalsın. Köpeğiniz heyecanlanıp soytarılığa başladığında, Otur ve Bekle komutunu verin. Siz kapıyı açarken köpeğiniz ayaklanırsa -ki ayaklanacaktır- onu frenleyin. Köpeğiniz çok heyecanlı bir hayvansa birkaç tekrar gerekecektir. Sabırlı olun.

3- Köpeğiniz oturup, oturduğu yerde durduğu zaman kapıyı açın ve arkadaşınızı içeri alın. Bu noktada köpeğiniz arkadaşınıza "merhaba" demek isteyecek ve hareketlenecektir. Bu durumda köpeğinizi hemen frenleyin ve otur bekle komutlarını verin. Arkadaşınızın avucunu açarak ona yaklaşmasını sağlayın.

4- Arkadaşınız, köpeğinizin avucunu koklamasına izin verdikten sonra onunla ilgilenmeyi kessin. Otur ve bekle komutlarını güçlendirmek için köpeğinizin dibinde durmanız gerekebilir başlarda.

5- Köpeğiniz güveninizi kazanıp siz kapıyı açarken, otur-bekle komutunu eksiksiz yerine getirene kadar bu alıştırmayı birkaç defa tekrarlamak zorunda kalabilirsiniz. Başarılı bir eğitim için sizin köpeğinizden daha inatçı olmanız gerekiyor. .



30 Ağustos 2012 Perşembe

SPREYLİ EĞİTİM TASMALARI İŞE YARAR MI?



Spreyli tasmalar, havlama önleyici ve kovalama önleyici olarak 2 çeşit halinde satılmaktadır. Köpeğinizin gırtlağındaki titreşim, havlama önleyici tasmayı harekete geçirir ve tasma köpeğinizin burnuna doğru limon esansı püskürtür. Amaç köpeğinizin bu kokuyu çok kötü bulması ve havlamayı kesmesidir.

Kovalama önleyici tasma da aynı mantıkla çalışır. Ancak uzaktan kumandası vardır. Köpeğiniz bir kedinin veya arabanın arkasından koşmaya başlar ve siz düğmeye basarsınız. Tasma limon esansını püskürtür ve amaç yine köpeğinizin, kovalamayı kesecek kadar kokudan nefret etmesidir. Zamanla hareketi ile kokuyu ilişkilendirerek yanlış hareketinden vazgeçmesi beklenir.

Eğitim tasmalarında elektrikli olanlar da mevcuttur. Köpeğinize "zarar görmeyeceği" kadar elektrik verdiği söylenerek satılır. Tamam, çarpılarak ölmez belki ama psikolojik kısmı şüphelidir. Ayrıca köpeğini gerçekten seven hangi insan bu gaddar ve cahilce üretilmiş sözde eğitim malzemesini kullanır ki.. Özetle sözkonusu elektrikli tasmalar çöptür.. Üretenler kendileri taksınlar..

Bir de biz insanların işitemeyeceği, sadece köpeklerin işitebileceği frekansta ses yayan cihazlar var. Köpeğin bu sesten rahatsız olup havlamayı keseceği düşünülür. Bu cihazın kullanıldığı bir odada, bizzat yarım saat bulundum. Çıktığımda tansiyonum düştü ve kendimi çok kötü hissettim. Aynı durumu 2 arkadaşım daha yaşadı. Bizlere bu etkiyi yaptığına şahit olduğumdan, hiçbir zararsızdır açıklamasını kabul etmem.. Bize o kadar kötü hissettiren birşey, kimbilir köpeklere ne kadar kötü hissettirir. Ben kendi adıma kullanmanızı önermem. Şüpheli cihazlar bunlar..

Buraya kadar saydıklarımız içinde en masumu yine spreyli tasmalar olarak görünüyor. Bana sorarsanız, kullanmadan evvel bir eğitmenden yardım almanız en iyisi.. Çok daha etkili ve tasmaya ihtiyaç olmayan bir yöntem önerecektir. Son çare olarak bir kenara yazabiliriz spreyli tasmaları. Ancak bunların da kalite kalite olduğunu unutmayın. Böyle bir ürün alırken, piyasadaki en iyi ürünü araştırıp bulun.

Unutmamamız gereken ise, her köpek eğitim gereci her köpekte işe yaramaz. Bu sebeple iyi bir eğitmenin, sorununuzun çözümünde etkili olacağını düşünüyorum. Köpeğinizi tanıyarak, karakter analizini yaparak, yaşam koşullarını ve sizi tanıyarak en etkili çözümü size iyi bir eğitmen sunabilir. Bu konuda da seçiminizi referansı iyi olan eğitmenlerden yana yapmalısınız. Her sorunun birçok çözümü vardır. Olması gereken, kolay çözüm yolunu seçmek değil, en doğru çözüm yolunu seçmektir.

Sevgiler..


25 Ağustos 2012 Cumartesi

KÖPEĞİMİ KISIRLAŞTIRMALI MIYIM?



Bu konu birçok köpek sahibinin kafasını kurcalar. Kimilerimiz bunun köpeğimizin haklarını elinden almak olduğunu düşünür ve gaddarca bulur. Kimilerimiz ise çeşitli nedenlerle kısırlaştırma operasyonuna olumlu bakar. Eğer köpeğinizi kısırlaştırma düşünceniz var ise, bu konuda endişelenmeyin. Artık bu operasyon oldukça basittir. Doğru hekimi seçtiğiniz sürece sorun olmayacaktır. Bu konuya şöyle etraflıca bir gözatalım. Her yönüyle kısırlaştırma operasyonuna değinelim.

Öncelikle, kısırlaştırma operasyonunun zamanı ile kuduz aşısının yapıldığı tarih arasında en az 1 ay olmalı. Buna dikkat edin. Kuduz aşısı ise köpek 6 aylık olmadan önce yapılmamalıdır. Yavru köpeğiniz 6 aylık olana kadar, anne sütünden aldığı antikorlar sayesinde kuduz mikrobundan korunmaktadır. Kısırlaştırma ameliyatı zamanına hiçbir aşı denk getirmemelisiniz. Haliyle en uygun zaman 7. aydan sonrası olacaktır. Dişi köpek, ilk kızgınlık (çiftleşme) dönemine cinsi ve boyutlarına bağlı olarak 7. ayından sonra bir zamanda girecektir. Bir Yorkshire Terrier için bu çok geç olmaz, çok büyük bir ırk içinse daha sonralara kalır. Hatta bazen 18. ayı bulur. Köpeğinizin daha olgun tavırlar sergilemesini, güvenlik ya da bekçi köpeği olmasını veya yarışmalara katılmak için eğitilmesini istiyorsanız, kısırlaştırma fikrinden vazgeçin. Ya da bu fikri daha sonralara bırakın. 1 yaşını geçene kadar kısırlaştırılmamış erkek ya da 2 kızgınlık dönemi geçirene kadar kısırlaştırılmamış dişi köpeklerin, itaat ve çeviklik yarışmaları için eğitilmeleri daha kolaydır.

Dezavantajlara bir gözatalım. Bu operasyon köpeğinizin vücudundaki hormonları değiştirir. Operasyon geçirmiş bazı köpeklerde hipotiroidizm görülebilir. Hipotiroidizm, cansız, yağlı ve kötü kokan tüylere yolaçabilir. Ayrıca bu durum sözkonusu ise, tüy dökülmesinde artış, ayrılık kaygısı, deri problemleri, kilo alma eğilimi görülür. Operasyon sonrasında veteriner hekiminize sık muayeneye giderseniz bu sorunların teşhis ve tedavisi de erkenden olur.

Bu dezavantajlara rağmen, kısırlaştırılmış köpekle yaşamak çoğunlukla daha kolaydır. Erkek köpeklerde, kızgınlık dönemindeki dişinin farkedilmesiyle yaşanan stres ortadan kalkar ve eğitim büyük oranda kolaylaşır. Dişi köpeklerde ise kısırlaştırma, kızgınlık döneminde ortaya çıkabilecek ruhsal iniş çıkışları ve kanamayı ortadan kaldırır.

Kendi adıma konuşacak olursam, hiçbir köpeğimi kısırlaştırmadım ve Golden Retriever kızım dışında hiçbir köpeğimi çiftleştirmedim de henüz. Büyük ırk köpeklerim bahçede yaşadığından kızgınlık dönemleri benim açımdan sorun teşkil etmiyor. Minik köpeğim ise, oldukça ufak bir kız çocuğu olduğundan dönemlerimiz sorunsuzca geçiyor. Kısırlaştırma mecbur olmadıkça yapılmamalı diyorum. Ama şu açıdan da bakmak gerekiyor. Kısırlaştırmayıp da devamlı yavrulatılan köpekler var. Safkan dahi olsa, birçok köpek bilinçsiz ve sevgisiz sahipleri yüzünden daha 1 yaşına gelmeden barınaklara atılıyor. Kimisi şanslıysa yuva buluyor, çoğunluğu mutsuzluk içinde hayata gözlerini yumuyor. Bazı durumlarda kısırlaştırma bu mutsuzluğu önleyebilir. Siz, bilinçli köpek sahipleri ise, hangisi köpeğinizle ortak yaşamınızı kaliteli hale getirecekse onu tercih etmelisiniz. Bir arada ve mutlu olmanız çok önemli..

Sevgiler..

21 Ağustos 2012 Salı

SÜRÜNÜN LİDERİ OLMAK



"Bekle" komutu, oturma ya da yatma pozisyonunda olduğu yerde kalması, köpeğinize öğretebileceğiniz en önemli komutlardan biridir. İşe yaraması dışında, bu egzersizin önemli psikolojik anlamları da vardır köpeğiniz için. Köpeğin kendisinden rütbece aşağı olan diğer köpekler üzerinde liderlik ilan etmesinin yollarından biri, astının hareketlerini kısıtlamak ya da onu bulunduğu yerde tutmaktır. Köpeğinize "bekle" komutunu verdiğinizde, kıpırdamadan oturmasını ya da yatmasını öğretmek, sadece gerektiğinde ayak altında olmamasını sağlamakla kalmaz. Bu komutu öğreterek, sürü liderinin siz olduğunuzu, köpeğinizin kafasına iyice yerleştirmiş olursunuz.

Şimdi aşağıdakileri adım adım uygulayın. Köpeğiniz yavruysa işiniz daha kolay olacak. Aşağıdakiler liderlik egzersizleridir. Herhangi bir komut öğretmek için kullanılmaz. Liderlik egzersizi için, köpeğinizi oturma ve de yatma pozisyonuna doğru şekilde sokabilmelisiniz.

Oturma pozisyonu için, ikiniz de aynı yöne bakacak şekilde köpeğinizi solunuza alıp, onun yanında dizlerinize çökün. Köpeğiniz eğer ufak bir köpekse, bu egzersizler için onu yüksek bir yere koyabilirsiniz. Oturma pozisyonu için şu adımları izleyin:

1- Sağ elinizi göğüs kafesine, sol elinizi de omzuna yerleştirin.
2- Sol elinizi sırtından dizlerine kadar indirin ve her iki elinizle eşit miktarda bastırarak, hiçbir şey söylemeden onu oturtun.
3- Ellerinizi kıpırdatmadan beşe kadar sayın ve köpeğinize övgü dolu sözler söyleyin.
4- "Tamam" diyerek onu serbest bırakın.

Bu bir liderlik egzersizidir. Amacı köpeğinize oturmasını öğretmek değildir. Komutları öğretmenin kolay yolları için yeni yazılar yayınlayacağız.

Yatma pozisyonu için aşağıdaki adımları izleyin:

1- İkiniz de aynı yöne bakacak şekilde, köpeğinizi solunuza alıp, onun yanına dizlerinizin üzerine çökün.
2- Sırtı üzerinden uzanıp, sol elinizi sol ön ayağının altına, sağ elinizi de sağ ön ayağının altına yerleştirin.
3- Köpeğinizin bacaklarını sıkıştırmamak için başparmaklarınızı yukarıda tutun, yani ayağını kavramayın. Sıkarak ayaklarını kavramanız direnmesine yolaçabilir.
4- Yavaşça köpeğinizin ön patilerinin altında olan ellerinizi kaldırın, köpeğinizi arka ayakları üzerinde (dilenme pozisyonu) duracak şekle getirin. Ön patileri sizin ellerinizde olacak. Hiçbirşey söylemeden onu yere doğru indirip, yatma pozisyonuna getirin.
5- Elleriniz yine patilerinin altında olacak. Ellerinizi kıpırdatmadan beşe kadar sayın ve köpeğinize övgü dolu sözler söyleyin.
6- "Tamam" diyerek onu serbest bırakın.

Bu bir liderlik egzersizidir. Köpeğinize "Yat" komutunu öğretmek için değildir.

Uzun süreli oturma ve yatma egzersizlerinin amacı, köpeğinize sertlik kullanmadan, onun sürü lideri olduğunuzu öğretmektir. Yani, sonraki eğitim sürecinin de temelidir. Köpeğiniz sizin lider olduğunuzu kabul etmedikçe, onu eğitmeniz de nerdeyse imkansızdır. Uzun süreli oturma ve yatma egzersizlerini alışkanlık haline getirmek 4 haftanızı alır. Ama başardığınızda, sürü lideri pozisyonunu pekiştirmenizde size çok büyük yardımı olur. Yapmanız gerekenler:

1. HAFTA: Haftada 5 defa, uzun süreli yatma egzersizini şu şekilde 30'ar dakika uygulayın:

1- Yere, köpeğinizin yanına oturun.
2- Birşey söylemeksizin, anlattığımız biçimde onu yatma pozisyonuna getirin.
3- Eğer, kalkarsa, birşey söylemeksizin onu yine aynı pozisyona getirin.
4- Yattığında ellerinizi çekin.
5- Kıpırdamadan bekleyin.
6- 30 dakika sonra onu serbest bırakın.

Genel olarak, köpeğinizin liderlik arzusu ne kadar güçlüyse, o kadar fazla ayağa kalkmaya çalışacaktır. Yalnızca sakin olun ve birşey söylemeden, ayağa kalkmaya çalıştığında onu yatma pozisyonuna geri getirin. Eğer köpeğiniz yerinde duramayan bir köpekse, tasmasını takın ve bir sandalyeye bıraktığınız tasma kayışının üzerine oturun. Böylece elleriniz köpeğinizi oturtabilmeniz ya da yatırabilmeniz için serbest kalacak.

Bazı köpekler, sürü lideri olduğunuzu hemen kabullenirken, bazıları buna ikna edilmelidir. Köpeğiniz 2. gruba dahilse, sizin için ve onun için ilk uzun süreli yatma deneyimi en zoru olacaktır. Zamanla bu fikre alıştıkça, sizi sürü lideri olarak kabul edecek ve sonraki egzersizler kolaylaşacaktır.

Uzun süreli yatma egzersizini şu koşullarda uygulamanız tavsiye edilir:

* Köpeğiniz yorgunken
* Egzersiz yaptıktan veya oyundan sonra
* Uzun süreli yatma egzersizinin bölünmeyeceği zamanlarda
* Siz yorgun değilken

Eğer koşullar elverişli ise, kıpırdamadığınız sürece kitap okuyabilir ya da film izleyebilirsiniz .

2. HAFTA: Günaşırı, siz yanıbaşında bir sandalyede otururken, köpeğinize 30 dakikalık yatma ve 10 dakikalık oturma egzersizleri yaptırın.

3.HAFTA: Günaşırı, siz odanın öbür ucunda otururken, köpeğinize 30 dakikalık yatma ve 10 dakikalık oturma egzersizleri yaptırın.

4. HAFTA: Günaşırı, siz onun görüş açısından çıkmadan, odanın içinde dolaşırken, köpeğinize 30 dakikalık yatma ve 10 dakikalık oturma egzersizleri yaptırın.

4 haftadan sonra, uzun süreli yatma ve oturma egzersizlerini en azından ayda 1 defa uygulayın. Eğer bu idare şeklini devam ettirirseniz, köpeğinizin sizi kayıtsız şartsız sürü lideri olarak kabulleneceği garantidir.

Sevgiler..

KÖPEK EĞİTİMİNDE PÜF NOKTALARI



Köpek eğitiminde ilk önemli nokta tutarlı olmaktır. Köpeğiniz, "bazen" veya "sadece haftasonları" gibi laflardan anlamaz. Yalnızca "evet" ve "hayır" 'ı bilir. Kıyafetiniz uygun olduğunda üstünüze atlamasına izin vermeniz, kıyafetinizin uygun olmadığı bir gün de üstünüze atladığında onu azarlamanız onun aklını karıştırır.

Köpekler birbirleriyle vücut dilleriyle anlaştıkları için, sizin vücut dilinizi okumakta da kısa sürede uzman olurlar. Örneğin birçok köpek sahibi evden dışarı çıkarken, köpeği bunu anladığına dair hareketler yapar, tasmasını getirir, heyecanlanır, kapıya koşar. Bu, köpeklerin sahiplerini ne kadar iyi gözlemlediğinin kanıtıdır. Sizi, alışkanlıklarınızı çok iyi gözlemler ve bir sonraki hareketinizi tahmin ederler. Eğitimde tutarlı olmanız, köpeğinizinle önceden kestirebileceği ve değişmez bir tavırla ilgilenmeniz demektir. Eğer evde birçok kişi varsa, köpekle herkes aynı tavırla ve tutarlılıkla ilgilenmelidir. Aksi durumlarda, köpeğinizin aklı karışır ve tepkilerine güvenilmez, tutarsız bir köpek olur.

Tüm bunlar, örneğin köpeğinizin asla üzerinize atlamasına izin vermeyeceğiniz anlamına da gelmiyor. Bir takım şeyleri, yalnızca siz uygun gördüğünüzde yapmasını da öğretebilirsiniz. Ancak bu konuda dikkatli olun, çünkü bir köpeğe bu ayrımı yapmasını öğretmek, ona bunu asla yapmamasını öğretmekten daha zordur. Ne kadar kesin ayrımlar yaparsanız, köpeğinizin sizi anlaması o kadar kolaylaşır.

Diğer bir önemli nokta, sabırlı ve inatçı olmaktır. Köpeğiniz bazen çok inatçı olabilir. Siz ondan daha inatçı olmalısınız. Bu, köpeğinizin ırkı ve ona öğretmeye çalıştığınız şeyle de alakalı olabilir. Avı alıp getirmek için yetiştirilmiş bir ırk olan bir Labrador Retriever'a, komutla, attığınız bir topu getirmesini öğretmek, diğer ırklara göre çok daha kolaydır. Ama ırkı ne olursa olsun, eğer fiziğinin izin verdiği bir komut öğretmeye çalışıyorsanız, sabırlı bir çalışma ile her köpek her komutu öğrenebilir. Kimisi daha kısa sürede, kimisi birçok tekrar çalışması ile öğrenir. Ama öğrenir..

Eğitimin başında "Hayır" kelimesini sözlüğünüzden çıkarın. Bu kelimenin zaman zaman işe yaradığı görülmüştür. Ama nedense birçok köpek sahibi bu kelimeyi çok sık kullanır ve kelime genelde anlamını yitirir. Eğitmenlerin verdiği eğitimlerde "Hayır" diye bir komut yoktur. Ayrıca daha evvel belirttiğimiz gibi, köpeğinizle olumsuz iletişimden kaçının. Köpeğinizin ismini onu azarlamak için kullanmayın. Onun ne yapmasını istediğinizi belirtmeksizin defalarca ismini söyleyerek dırdır yapmayın.

Eğitim sırasında, köpeğinizin ismini, onun dikkatini çekebilmek için bir defa komuttan önce söyleyin. "Eva, gel" gibi.. Köpeğinizin adını defalarca, sesinizi alçaltıp yükselterek söylemeniz, onun sizi gözardı etmesine sebep olur. Bir komutu, bir defa ve normal bir ses tonuyla verme alışkanlığı kazanın. Köpeğinizin duyma yeteneği sizinkinden 80 kat daha güçlüdür. Komutları tekrar tekrar söylerseniz, köpeğiniz sizi dikkate almayabileceğini düşünür. Yumuşak bir ses tonundan sert bir ses tonuna, ricadan tehdide, ses tonunuzu değiştirmeniz de bir işe yaramaz. Köpeğinize komutu verin ve o buna cevap vermezse, komutu baştan çalışın ya da ona istediğinizin ne olduğunu tam olarak gösterin.

Sürü lideri siz olmalısınız. Köpekler sürü halinde yaşayan hayvanlardır. Kontrol, sürü liderinin elindedir. Köpeğinize göre sürü liderinin haklarından birkaçı şunlardır:

* İlk olarak ve istediği kadar yemek yemek
* İstediği yerde durmak, uzanmak ya da oturmak
* Koltuk ve yataklar da dahil olmak üzere her yeri kullanma hakkına sahip olmak
* Her dar aralıktan geçerken, önden ilerlemek
* Kapıdan çıkarken önde olmak, ilk çıkan olmak
* Astları olan sürü üyelerinden dilediği zaman ilgi istemek
* İstemediği ilgiyi görmezden gelmek ya da caydırmak
* Düşük rütbeli üyelerin hareketlerini kısıtlamak

Eğer evde birden çok köpeğiniz varsa, sürü liderinin bu hakları kullandığını görürüz. Köpeğiniz sizinleyken de bu haklarını kullanıyor mu? Eğer cevap evetse, liderliğinizi sorgulamalısınız..
Birinin kontrolü ele alması gereklidir, bu siz olun. Demokrasi ilkeleri, sürü hayvanlarına işlemez. Köpeğiniz, saygı duyacağı ve kendisine yön gösterip göz kulak olacak birini arıyor. Köpeğinizle sadece dost, kardeş olmak isteyebilirsiniz. Bunların tümünü olabilirsiniz. Ama köpeğinizin iyiliği için kontrol sizde olmalı. Bu karmaşık dünyada, kararları vermesi için ona güvenemezsiniz. Ayrıca çok az sayıda köpek, aktif olarak liderlik peşindedir. Çoğu köpek, sizin liderlik rolünü almanızdan memnuniyet duyar. Liderliği kesin olarak tekelinize almalısınız, aksi takdirde çok yumuşak başlı bir köpek bile yönetimi ele geçirecektir. Bu bir tercih meselesi değil. Sizin huzurunuz, onun güvenliği için sizin lider olmanız şarttır.

Bir sonraki yazıda, sürü lideri olmanın, olumlu ve zıtlaşmadan kesin sonuç veren yolunu okuyacaksınız. Uygularsanız, karlı çıkacağınıza emin olun.

Sevgiler...